Sözsüz İletişim


İşte ve evde ilişkilerinizi iyileştirebileceğiniz yollarda beden dilini kullanımını ve nasıl okunması gerektiğini öğreneceksiniz.


Beden Dili Nedir?

İnsanlarla ve profesyonel ilişkilerinizde başarılı olmanın anahtarı, iletişim beceriniz de yatarken, kullandığınız kelimeler değil bunun yerine sözsüz iletişim ve ses tonları ile ilgili ipuçlarıdır. Vücut dili, fiziksel davranışlarınızı, ifadeleriniz ve sözsüz bir şekilde iletişim kurmak tavırlarınızın kullanımıdır bu durum bilinçli bir şekilde olamaktan ziyade içgüdüsel olarak yapılır.

Farkında olun veya olmayın, diğerleriyle etkileşim yaptığınızda, devamlı bir şekilde ve kelimesiz işaretleri alırız ve veririz. Hepimizin sözsüz davranışları (yaptığınız mimikler, duruşunuz, konuşma tonunuz, ne kadar göz kontağı kurduğunuz) güçlü mesajlar gönderir. Bu mesajlar, insanları rahatlatmada, güven inşa etmede ve size karşı diğerlerini resmetmenizi olanak sağlayabilir veya iletmeye çalıştığınız şeylerin altında yatan mesajları, kafa karışıklığınızı ve teklifinizi iletmeniz de yarayabilir. Bu mesajlar, konuşmayı durdurduğumuz da dahi durmaz. Hatta sessiz olduğunuz, hala sözsüz bir iletişim sürdürürsünüz.

Bazı örneklerde, ağzınızdan çıkan şeyler ve vücut dili aracılığıyla iletişime geçtiniz şey, tamamen iki farklı şeyler olabilir. Eğer bir şey söylüyorsanız, ancak beden diliniz başka bir şeyler söylüyorsa, dinleyiciniz muhtemelen sahtekar olduğunuzu düşünecektir. Örneğin; "evet" derken aynı zamanda kafanızı sallayarak hayır demeniz gibi. Böyle karışmış sinyallerle karşı karşıya geldiğimiz, dinleyiciniz sözlü ya da sözsüz mesajınıza inanıp inanmamak konusunda bir seçim yapmak zorunda kalacaktır. Çünkü beden dili, doğru hislerinizi ve niyetlerinizi yayınlayan bilinçsiz bir doğal dildir. Dinleyiciniz muhtemelen, sözsüz iletişimi seçecektir.

Fakat, sözsüz iletimini nasıl kullanacağımızı ve nasıl anlamamız gerektiğini geliştirerek gerçekten anlatmak istediğiniz şeyin anlamını ifade edebilirsiniz, ilişkileriniz daha faydalı ve güçlü olur ayrıca diğerleriyle daha iyi bağlantı kurabilirsiniz.

Sözsüz İletişim Neden Önemlidir?

Sözsüz iletişim ipuçlarınız ( dinleyişiniz, bakmanız, hareket etmeniz, ve davranışlarınız), insanlara iletişiminizde ilgili olup olmadığınızı, güvenilirliğinizi ve nasıl dinlediğinizi söyler. Sözsüz sinyallerinizi söylediğiniz kelimelerle eşleştiğinde, güvenilirliğiniz, berraklığınız ve uyumunuz artacaktır.

Eğer daha iyi bir iletişim kurmak istiyorsanız, sadece beden dilinizi ve sözsüz ipuçlarınızı değil sahip olduğunuz diğer şeylere karşıda duyarlılığınızı artırmanız gerekecektir.

Sözsüz iletişim 5 rol oynayabilir:

  • Tekrarlama: Sözlü olarak verdiğiniz mesajı tekrarlar ve güçlendirir.
  • Çelişki: İletmek istediğiniz mesaj çelişebilir böylece dinleyicinize doğru olmadığınızı gösterebilir
  •  Yerine Koyma: Sözlü mesajınız yerini tam oturtabilirsiniz. Örneğin; yüz ifadeniz çoğunlukla sözlü ifadeyle iletmek istediğiniz mesajdan daha fazlasını mimik ifadeleriyle verebilirsiniz.
  • Tamamlayıcı: Sözlü mesajınızı tamamlamak ya da ek yapabilirsiniz. Bir patron olarak, eğer çalışanınızı övmek istiyorsanız sırtını sıvazlıyabilirsiniz. Bu mesajınızın etkisini artırabilir.
  • Vurgulamak: Bir sözlü mesajınızın altını çizebilir ve vurgulayabilirsiniz. Örneğin; masaya vurmak, mesajınız öneminin altını çizebilir.
Kaynak: The Importance of Effective Communication, Edward G. Wertheim, Ph.D.

Sözsüz İletişim Tipleri

Sözsüz yada beden dilinin çok farklı tipler içerir:

Yüz İfadeleri: İnsan yüzü, kayda değer bir şekilde bir kelime söylemeden sayısız duyguları ifade edebilir. Sözsüz iletişimin bazı formlarının aksine yüz ifadeleri evrenseldir. Mutluluk, hüzün, öfke, şaşırma, korku ve iğrenme için yüz ifadeleri, kültürler arasında aynıdır.

Vücut Hareketi ve Duruşu: İnsanların oturarak, kalkarak, yürüyerek yada kafalarını tutarak algılarınızı nasıl etkilediğini düşünün. Kendinizi taşıma ve yürüme şekiliniz dünyada zengin bir bilgi aktarır. Sözsüz iletişimin bu türü, duruşunuzla yaptığınız ince hareketlerinizi kapsar.

Mimikler: Mimikler, gündelik yaşamımızın kumaşını dokur. Bir şeyler olmadan mimiklerle kendinizi ifade ettiğinizde, konuştuğunuz ve tartıştığında parmaklarınızla işaret vermek, el sallamak yada ellerinizi kullanabilirsiniz. Fakat, bazı mimiklerin anlamları, farklı kültürlerde farklı anlama gelebilir. Elimizle yaptığımız okey işareti, İngiltere kültüründe pozitif bir mesaj iletirken, Brezilya, Rusya ve Almanya gibi ülkelerde karşı çıkma ifadesi olarak düşünülür. Bu yüzden, yanlış anlaşılmadan ve yanlış anlaşılmaktan kaçınmak için mimiklerimizi nasıl kullandığımıza dikkat etmemiz önemlidir.

Göz Kontaktı: Görsel algı, çoğu insan insan baskındır. Göz kontağı, özellikle sözsüz iletişimin önemli bir türüdür. Birine baktığımız şekil, sevginizi, düşmanlığınızı, dikkatiniz yada ilginizi içeren bir çok şeyde iletişim kurabilirsiniz. Ayrıca göz kontağı, diğer insanların ilgisini ve tepkisini ölçmek için ve konuşma akışını sürdürmekte de önemli rol oynar.

Dokunma: Dokunma yoluyla bir çok şekilde iletişim kurabilir. Hafif bir tokalaşma yaparak, sıcak bir sarılma, kafasına koruyucu bir sıvazlama ya da kollarını kavrayarak kontrol etmek gibi verilen çok farklı mesajlar vardır.

Alan: Birisi kişisel alanınızı işgal ettiğinde veya kapattığından dolayı konuşma sırasında hiç rahatsız hissettiniz mi? Hepimizin kültüre bağlı olarak farklı ihtiyacımız olmasına rağmen fiziksel alanını muhafaza etmeye ihtiyacımız vardır. Fiziksel alanı, samimiyet, sevgi, agresiflik ve baskınlık gibi bir çok farklı sözsüz mesajı iletmek için kullanabilirsin.

Ses Tonu: Bu sadece söylediğin kelime değil onu nasıl söylediğindir. Konuştuğunuzda, diğer insanlar söylediklerine ek olarak ses tonunu da okurlar. Zamanlamanız, konuşma hızının, ne kadar yüksek sesle konuşmanız, tonunuz ve etkiniz gibi durumlarınızı belli edebilir. Ses tonunuzun, ne kadar iğneleyici, öfkeli, sevgi dolu yada güvenilir olduğunu düşünün.

Sözsüz İletişim Sahte Olabilir Mi?

Beden dilinizi nasıl avantajınıza kullanabileceğinizi tavsiye eden bir çok kitap ve web siteleri vardır. Örneğin; bu kaynaklar, sizleri ellerinizi yada parmaklarınızın hareketleri güvenilir yada baskın görünmeniz için belirli bir metot ile nasıl oturtmanız gerektiği konusunda bilgilendirebilir. Fakat dürüstlük, bu tür numaralarla muhtemelen çalışmaz. Yani sürekli olarak gerçekten ne düşündüğünüz ve hissettiğinizle ilgili gönderilen sinyallerin hepsini kontrol edemezsiniz. Daha sıkı denemelisiniz ve daha fazla doğal olmayan sinyallerle karşı karşıya kalmanız muhtemeldir.

Fakat, bu durum sözsüz ipuçlarınız üzerinde kontrole sahip olmayacağınız anlamına gelmez. Örneğin; birinin söylediği şeyi onaylamadıysanız yada beğenmediyseniz, kollarınızı çaprazlamak, göz kontağından kaçınmak yada ayaklarınıza dokunmak gibi kişi mesajlarını ret etmek için negatif beden dilini kullanabilirsiniz. Kabul etmek zorunda değilsiniz hatta söyleneni de beğenmek zorunda da değilsiniz fakat etkili bir şekilde iletişim kurmak ve negatif bir sinyal göndermekten kaçınmak için bilinçli bir çaba gösterebilirsin ( açık bir duruş sürdürerek ve doğru bir şekilde karşı tarafın ne söylediği ve neden söylediğine dikkat ederek).

Sözsüz İletişim Nasıl Kötü Gidebilir?

Beden dilini ve sözsüz sinyaller yoluyla iletişim kurduğunuz şey, başkalarının size karşı ne kadar saygı gösterdiği ne kadar beğendiği ve size güvenip güvenmediği gibi bir çok durumda diğerlerinin sizi nasıl gördüğünü etkiler. Malesef, bir çok insan bu bilgileri bilmeden negatif sözsüz sinyal yada kafa karıştırıcı sinyaller gönderir. Bu durum gerçekleştiğinde, ilişkilerinizdeki güven ve bağlantı hasar görür. Örnekler ışığında bakalım;

JACK

O işte takım arkadaşlarıyla iyi geçindiğine inanıyor fakat, onlara herhangi bir soru sorarsan, onlar Jack için korkutucu ve çok yoğun olduğunu söyleyeceklerdir. Sadece kendinize bakmadan, gözleriyle sizi yalayıp yutuyor gibi görünür. Jack ellerinizi aldığınızda, ellerinize saldıracak daha sonra çok sıkı bir şekilde sıkarak acıtır. Jack gizli bir şekilde daha fazla arkadaşı olmasını isteyen sevecen bir adamdır fakat onun sözsüz iletişim beceriksizliği, insanlarla bir mesafe tutuyor ve işte avantaj kazanmak için kabiliyetlerini kısıtlıyor.

ARLENE

Arlene çekicidir ve uygun erkekle tanışmasında bir problem yoktur fakat o bir kaç aydan daha fazla süreler için bir ilişki sürdürmekte zorluk çekiyor. Arlene eğlenceli ve ilgi çekici biridir ama o devamlı bir şekilde yüksek sesle ve gülerek konuşmasına rağmen gerilim yayıyor. Omuzları ve kaşları, kayda değer bir şekilde yüksekte, sesi tiz ve vücudu gergin. Arlene çevresinde olan çoğu insan kaygılı ve rahatsız hissediyor. Arlene'nin başkaları için uyandırdığı rahatsızlıktan daha az etkilenen çok şey var.

TED

Ted, Sharon ile tanıştığında mükemmel bir eşleşme bulduğunu düşündü fakat Sharon bundan emin değildi. Ted, iyi görünümlü, çok çalışan ve pürüzsüz bir konuşmacıdır ama düşüncelerini Sharon'ununkinden daha fazla önemsiyor gibiydi. Sharon bir şeyler söylediğinde, Ted, Sharon'un düşündüğü şeyleri bitirmeden önce genellikle vahşi gözlerle ve söylediklerini çürütmeye hazırdı. Bu durum Sharon'u ihmal edilmiş hissettirir ve o diğer bir erkekle ravdevulaşmaya başladı. Ted, aynı sebepten işini de kaybetti. Onun  yeteneksizliği diğerlerini dinlememesidir.

Bu akıllı, iyi niyetli insanlar başkalarıyla bağlantı kurma konusunda mücadele ederler. Üzgün bir durum olan şey, iletişimlerindeki sözsüz mesajların farkında olmayışlarıdır.

Eğer etkili bir şekilde iletişim kurmak, yanlış anlaşılmaktan kaçınmak ve profesyonel yada sosyal ilişkilerinizde sağlam, güvenli ve eğlenceli olmasını istiyorsanız, vücut dilinizi nasıl yorumlayacağınız ve nasıl kullanacağınız ve sözsüz iletişim yeteneğinizi nasıl geliştireceğimizi anlamak önemli olacaktır.

Sözsüz İletişimi Nasıl Geliştirebilirim?

Sözsüz iletişim, hareketten hareketteki deneyimleriniz üzerinize tamamen odaklanmamızı gerektirecek hızlı bir şekilde geri ve ileri süreçleri akar. Eğer telefonunuzu kontrol etmek, başka bir şeyi düşünmek gibi bir sonraki söyleyeceğiniz şeyi planlarsanız, neredeyse sözsüz ipuçlarını gözden kaçırmanız ve iletişimde olan şeylerin inceliklerini tamamen anlamamanız kaçınılmazdır. Dahası, tamamen anda kalmak, duygusal farkındalığınızı geliştirerek ve stresi yönetmeyi öğrenerek sözsüz iletişim nasıl olduğunu geliştirebilirsiniz.

Stresi Şu Anda Yönetmeyi Öğrenin

Stres, sözsüz iletişiminizi tehlikeye atar. Stresli olduğunuzda, diğer insanları yanlış okuma olasılığınız daha muhtemeldir. Kafa karıştırıcı veya rahatsız edici sözsüz sinyaller gönderin ve sağlıksız diz sarsıntılı davranış modellerini inceleyin. Şunu unutmayın: duygular bulaşıcıdır. Eğer üzgünseniz, diğerlerini de üzgün yapmanız muhtemeldir böylece kötü durumu dahada kötüleşir.

Eğer stres tarafından boğulmuş hissediyorsanız, zaman isteyin. Konuşmaya geri dönemeden önce sakin kalmak için çabalayın. Bir kere duygusal dengeyi kazanırsanız, bu durumla olumlu bir şekilde başa çıkmak için daha donanımlı hissedeceksiniz.

Sakin kalmak için en emin ve en hızlı yol ve anda stresi yönetmek, duyularınızı işe almaktır- gördüğünüz, duyduğunuz, kokladığını dokunduğunuz, tattığınız yada yatıştırıcı bir hareket yoluyla. Çocuğunuzu yada evcil hayvanınızın bir fotografına bakarak, favori bir kokunuzu koklayarak, belirli bir müzik parçasını dinleyerek ya da bir stres topuyla oynayarak hızlı bir şekilde sakinleşebilir ve tekrar odaklanabilirsiniz. Çünkü her bir insan farklı şekilde tepki gösterir, sizin için en iyi gelen şey olan kendi duyu tecrübelerinizi bulmak için deneyimlerinize ihtiyaç duyabilirsiniz.

Duygusal Farkındalığı Geliştirin

İsabetli sözsüz ipuçları göndermek için duygusal farkındalığınıza ihtiyacınız olacaktır ve onların sizi nasıl etkilediğini bilmeniz gerekir. Diğerlerinin gönderdiği ipuçlarının arkasındaki doğru hislerini ve duygularını tanımlayabilmeye ihtiyacınız vardır. İşte burada duygusal farkındalık devreye giriyor.

Duygusal olarak farkında olmanız için:
  • Diğer insanları doğru bir şekilde okuyun. Diğerlerinin gönderdiği sözsüz mesajları ve hissetiği duyguları içerir.
  • Kelimelerinizle Eşleşen sözsüz sinyaller göndererek ilişkilerinizde güven inşa edin.
  • Diğerlerini anladığınızı ve ilgilendiğinizi gösteren şekillerle cevap verin.
Çoğumuz, duygularımızdan bağlantıyı koparmış durumdayız- özellikle öfke, hüzün, korku gibi güçlü duygular. Çünkü bize duygularımızı kapatmak öğretildi. Fakat duygularınızı uyuşturabilir yada inkar edebilirsiniz, onları ret edemezsiniz. Duygularınız zaten burada ve sizin davranışlarınızı etkiliyor. Duygusal farkındalığınızı geliştirerek ve hatta zevksiz duygularınızla bağlantı kurarak, davranışlarınız ve düşünceleriniz üzerinde nasıl daha iyi kontrol elde edebileceği yeteneğini kazanacaksınız.

Beden Dilini Nasıl Okumalıyız?

Bir kez duyguları tanımladığınızda ve stresi yönetmek için yeteneğinizi geliştirdiğiniz de, diğerleriyle sözsüz iletişimi okumada daha iyi olmaya başlayacaksınız. Bunun için önemli olan noktalar:

Tutarsızlıklara Dikkat Edin: Sözsüz iletişim, söylenen şeyle pekişmesi gerekmektedir. Birinin söylediği şeyle bir şeyle, beden dili farklı bir şey iletiyor mu? Örneğin, konuşan insan "evet" derken, kafasıyla hayır işareti yapıyor mu?

Bir Bütün Olarak Sözsüz İletişime Bakın: Tek bir mimikle veya sözsüz ipucuyla çok fazla şey okuyamazsınız. Göz kontağından, ses tonundan ve vücut dilinden aldığınız sözsüz sinyallerin hepsini düşünün. Onların söyledikleri kelimeler neler? sorusuyla birlikte tutarlı yada tutarsız sözsüz ipuçlarını bir bütün olarak alın.

İçgüdülerinize Güvenin: Bağırsak hisleriniz yanıltmaz. Eğer birine karşı fazla bir ipucu toplamadan güvensiz olduğunu hissederseniz, muhtemelen sözsüz ve sözlü ipuçları arasında bir uyumsuzluk görebilirsiniz.

Sözsüz Sinyalleri Değerlendirme

Göz Kontağı: Göz kontağı kuruyor musunuz? Eğer öyleyse, yoğun bir şekilde mi, yoğun bir şekilde değil mi?

Yüz İfadeleri: Yüzünün gösterdiği şey ne? Maske gibi ifadesiz mi yoksa duygusal olarak ilgi dolu mu?

Ses Tonu: Kişinin sesi sıcaklık, güven ve ilgiyi yansıtıyor mu yoksa gergin ve engelli mi?

Duruşu ve Mimikleri: Vücutları rahat mı, gergin mi ve hareketsiz mi? Omuzları gergin, yükseltilmiş veya rahat mı?

Dokunma: Herhangi bir fiziksel temas kuruyor mu? Eğer kuruyorsa duruma uygun mu? Temas kurduğunda rahatsızlık hissediyor musunuz?

Yoğunluk: Kişi düz, havalı ve ilgisiz mi yoksa üstte ve melodramatik mi görünüyor?

Zaman Ve Mekan: Bilgiler ileri geri yavaş mı akıyor? Sözsüz cevaplar hızlı bir şekilde mi yoksa yavaş bir şekilde mi?

Ses: Kişinin ilgisini veya endişesini gösteren sesler duyuyor musun?

Kaynak: https://www.helpguide.org/articles/relationships-communication/nonverbal-communication.htm

Yorumlar